Hepimiz daha iyi bir yaşamı hak ediyoruz. Bunun için çalışıyoruz. Çocuklarımıza daha iyi bir gelecek bırakmak için uğraşıyoruz.
Ancak zaman zaman kendimizi yaşamın akışına öylesine kaptırıyoruz ki, beynimizin vücudumuza vermesi gereken “dur ve kendini dinle” komutlarını atlıyoruz. Sonuç olarak nedenini bilmez şekilde sadece fiziksel değil, zihinsel olarak da yorgun, stresli ve bazen de hasta hissediyoruz kendimizi.
Yaşam tarzınız her ne olursa olsun, vücudunuza kendini yenileyecek, dinlendirecek zamanı tanımanıza, kendinizle barışmanıza, hem fiziksel hem de zihinsel sağlığı tam olarak sevdiklerinizle uzun yıllar geçirmenize yardımcı olmak istiyoruz.
Özellikle de her geçen gün dünyada hızla yaygınlaşan "Dorn Terapi" ile Bel ve Boyun ağrılarınıza kalıcı olarak “Hoşçakal” demenizi istiyoruz.
Bunu yaparken de sağlıklı yaşam zincirinin kayıp halkası olan beslenme düzeninizi, "Ne Yiyorsak O'yuz" felsefemizden hareketle, hayat tarzınıza uygun hale getirerek obezite, tansiyon, diyabet, kolestrol, cilt, kalp, sinir sistemi gibi olası hastalıklara karşı önlem almanızı istiyoruz. Yani estetik kaygılardan çok, sağlığınız için doğru beslenmenizi öneriyoruz.
Bu site bilgi amaçlı hazırlanmıştır.
Bu terapiden faydalananlar, kendi sorumlulukları altında olan egzersiz/duruş şekillerine uygun davranmayı kabul etmiş sayılırlar.
Seminer – Ruh ve Beden Enerjisini Dengelemek 15 Aralık 2018 Cumartesi günü saat 15:00 – 18:00
23 Kasım Cuma günü saat 12:30’da Çağla Yüksel Workshop
17 Kasım Cumartesi günü saat 14:00 Çağla Yüksel betimlemeli Workshop
10 Eylül Pazartesi günü saat 20:00’de KRT Kültür TV canlı yayında…
Çağla Yüksel, 19 Mayıs Cumartesi saat 12:30’da workshop
Çağla Yüksel, 10 Kasım 2017 Cuma günü saat 12:30’da ”Dorn Method ile Bel ve Boyun Ağrılarınızdan Nasıl Kurtulursunuz?” adlı WORKSHOP’ta ağrılardan kurtulma yollarını anlatacak…
6 Mayis 2017 Cumartesi günü saat 11:00’de Deniz Müzesi – Besiktas’ta yapilacak olan Çagla Yüksel’in ”Bel ve Boyun Agrilarindan Kurtulma Yollari” konulu WORKSHOP’a herkes davetlidir.
Bacak boyu dengesini korumak için yatarak yaptığımız havlu egzersizinin ayakta uygulanma şeklidir. El ile bacak kalça altından terapistin uygulama esnasında gösterdiği şekilde yukarı doğru kaldırılırken, aşağıya doğru pompalama hareketi yapılacaktır.
Uzun süreli oturmalar, araç kullanma vs. sonrasında hemen uygulanmalıdır. Devamı...
Birçok insan hayatlarının bir yerlerinde akut siyatik veya bel ağrısından şikayetçi olmuşlardır.
Bu insanlardan Almanya Lautrach’da yaşayan çiftçi ve değirmen sahibi Dieter Dorn’a yolu düşenler, basit ancak etkili el hareketleri ile problemlerinin çok kısa sürede yok olduğunu ve büyük bir çoğunluğunda tekrarlanmadığına şahit olmuşlardır.
Dieter Dorn, Dorn Terapi’nin mucidi ve otuz seneden uzun süredir de uygulayıcısı olmuştur. Yüzlerce öğrencisine öğretmiş ve onlar da Dieter Dorn kadar başarılı olmuşlardır.
Dorn Method bugün Almanya başta olmak üzere, tüm dünyada çok büyük bir hızla yayılmaktadır.
Dorn Terapi her zaman eşit olmayan bacak boyunun eşitlenmesi ile başlar. Zira binanın temeli olarak kabul edeceğimiz bacak boylarının birbiri ile eş olmaması, maalesef binanın kendini temsil eden, kalça ve omurganın olması gereken hizasında olmamasına neden olmaktadır. Daha fazla
Teknolojinin hayatımıza daha çok girmesi, aile yapılarının değişmesi, beslenme düzeninin bozulması gibi nedenlerle artık birçoğumuz gün boyu vücut duruşumuza dikkat etmeden ekran karşısında çalışan, televizyon karşısında yemek yiyen, diz üstü bilgisayarlarımız ile yatağımız üstünde yazışan insanlar haline geldik.
Özellikle 7-17 yaş arası gençler teknolojik yaşam şekilleri nedeni ile orta yaş geleceklerinde, omurganın yanlış kullanımından kaynaklı birçok sıkıntıyı bugünden davet ediyorlar. Halen ilk ve orta öğrenim yapan çocuklarımızın birçoğunda konsantrasyon bozukluğu, hiper aktiflik, kambur durma, koşamama, tırnak yeme benzeri sıkıntıları var. Annelerinin ya da sınıf öğretmenlerinin sürekli hatırlatmalarına rağmen dik oturamıyorlar. Daha fazla
Bacak boyu dengesini korumak için yatarak yaptığımız havlu egzersizinin ayakta uygulanma şeklidir. El ile bacak kalça altından terapistin uygulama esnasında gösterdiği şekilde yukarı doğru kaldırılırken, aşağıya doğru pompalama hareketi yapılacaktır.
Uzun süreli oturmalar, araç kullanma vs. sonrasında hemen uygulanmalıdır. Daha fazla
Terapi sonrası 6 ila 8 hafta aşağıda listeli hareketlerin yapılmasından şiddetle kaçınılmalıdır. Daha fazla
Çok özel bir omurga masajıdır.
1988 senesinde 89 yaşında olan Rudolf Breuss’tan öğrendiği “intervertebral disk masajı”nın Dorn Method ile çok iyi bir uyum içinde yapıldığını farkeden Harald Fleig tarafından geliştirilmiştir. Daha fazla
1996 yılında kontrolsüz yaptığım bir hareket sonucunda sağ bacağımın tamamen kitlenmesi ile yapılan kontroller ve çekilen MR lar da bel fıtığı teşhisi kondu. İlk tedavi olarak ağrı kesici, kas gevşetici ilaç ve iğneler beraberinde 15 gün sürekli olarak sırt üstü yatak istirahati uygulamasıyla bir tedavi süreci geçirdim. Zaman içerisinde sağ bacağımın üst kısmında ödem oluşması ile artık uyku uyumakta da güçlük çekmeye başladım ve ağrıyan tarafta ayak uyuşmaları baş gösterdi. Tedavi yöntemi olarak ameliyatı hiç tercih etmedim, uygulanan fizik tedaviler de hep geçici sonuç verdi. 2007 yılında Dorn Method teknikleri ile başta bacak ve kemik yerleri eşitlemesi ve uygulanan egzersiz yöntemleri ile tüm şikayetlerim bertaraf edildi. Artık bahsettiğim ödem hemen hemen yok oldu, ağrı şikayetlerim yok, araç ile uzun seyahatlarda sıkıntı çekmiyorum. Hatta ve hatta tedavinin uygulandığı gün 6 saatlik bir seyahata dahi çıktım ve sorunsuz geçti. Tüm bunlara ilave olarak bu tedavide kan grubuma uygun bir beslenme programı sunuldu ve yaşam benim için daha da kolaylaştı. Bu tedavi yönteminin uygulamak için şikayetlerin olması gerekmiyor. Çünkü, günlük yaşamda yapmış olduğumuz hareketlerin hepsinin nasıl yapılması gerektiği bu yöntemle çok daha iyi öğrenmiş oldum. Bugün, geçen süreçlerin sonunda çok sağlıklıyım ve bunu Dorn Method teknik ve tedavi yöntemlerine borçluyum. Çağla ve Jose’ ye sonsuz teşekkürler.
2000 senesinden beri yanlış hareket, fazla kilo ve bilgisayar başında çalışmaktan kaynaklanan bel, boyun, kalça ve diz ağrılarından şikayetçiydim. Yapılan geçici tedaviler ve uygulanan birbirinden farklı yöntemler de kalıcı bir sonuç vermedi. Dorn metodu sayesinde aslında birbiriyle bağlantılı olan bu sorunlarımdan çok kısa sürede ve kalıcı olarak kurtuldum. Ayrıca aynı ağrılarla tekrar karşılaşmamak için yapmam gerekenleri de öğrendim. Herkese tavsiye ederim.
2007 yılı sonunda sağ kalçamda hissettiğim şiddetli ağrı nedeniyle gittiğim doktor bel fıtığı başlangıcı teşhisi koyarak yapmam gereken egzersizleri ve yapmamam gerekenleri söylemişti. Ancak ağrıların şiddeti egzersileri yapmama izin vermediği gibi konuştuğum başka doktorlar da istirahat etmemi söylüyordu. Aralık ayı sonunda (tarihi unutmam mümkün değil :), 25’inde, teyzemin vasıtasıyla sevgili Çağla ve Mrs. Viljin ile tanışma fırsatı buldum. Yaptıkları muayenede sakrum kemiğimin aşağı ve yana doğru kaymış olduğunu tesbit ederek yerine oturtmaya çalıştılar. Kesinlikle kaçınmam gereken hareketleri ve yapmam gereken havlu egzersizini anlattılar. Günlük hayatta bana kolaylık sağlayacak, ağrımla ilgili ve genel bir sürü püf noktası söylediler, hayata bakış açısından tutun, doğru nefes alıp vermeye kadar... Hatta sayelerinde oğlumun gece sütünü kesmeyi de başardık. Daha ertesi gün fark yaratmışlardı çünkü artık el yüz yıkamak için lavoboya eğilebiliyordum. Mrs. Viljin yurtdışında olduğundan burda sevgili Çağla ile hep temasta oldum. Her ihtiyaç duyduğumda aradım ya da ziyaret ettim kendisini. İlk günden itibaren bana gösterdiği sabır, ilgi, sıcaklık ve verdiği cesaret için tekrar sonsuz teşekkürler...
19 Haziran 2003’da sol dizimden kemiklerin arasını sürtmeyi engellemek, açmak için, uyluk kemiğimden bir parça alınıp, platin ile birlikte diz altından kemiğim kırılarak, oraya yerleştirilmesi için ameliyat oldum. İki ay tekerlekli sandalye, uzun bir zaman koltuk değneği ve ardından baston kullandım. 2004 yazı gibi o güne kadar aylık olarak gittiğim kontrollerde de hiçbir ilerleme kaydedilemediğinden, ameliyatımı yapan ekip tarafından, maalesef yapılacak başka bir şey olmadığı belirtildi. Mümkün olduğunca ayakta kalmadan, yürümeden, ağrılarımla ve bastonumla yaşamayı kabul ettim. 2007 senesi baharında ise bacaklarımın gittikçe parantez şeklini alması, ağrılarımın artması ve yürümemin gittikçe zorlanması nedeni ile her iki dizime de protez takılması önerildi. Bel fıtığından ciddi şekilde muzdarip kızım Çağla’nın Haziran 2006’da aldığı Dorn Terapi ile ameliyatsız şekilde iyileşmesinden sonra, yine kızımın ısrarları ile terapi almayı sonunda Ağustos 2007’de kabul ettim. Bacak boyu eşitlemesi, pelvic dengenin yerine oturtulması ve omurgamda hizalama çalışması yaptılar. Aynı zamanda bana, dizlerime düşen yük miktarının azalmasını sağlayacak, benim kan grubuma göre bir beslenme programı sundular. O tarihten bu yana 10 ayda 21 kg vererek 87 kg’den 66 kg’ye indim. Esas ilginç olanı, ilk terapiden sonra uzun yıllardır sürekli pastil kullanmama sebep olan, boğazımdaki sanki tüy varmışcasına olan gıcığın da geçmesi oldu. Bugün 60 yaşındayım, çok mutluyum, sağlıklıyım, ağrı kesici kullanmıyorum, her gün yaklaşık olarak 80 dakika tempolu yürüyüş yapabiliyorum.
2002 yılında bir iş kazası geçirdim. Bu kaza sonucunda 1 ay kadar yataktan kalkamadım. Ayaklarımın üstüne bastığım zaman muazzam bir sancı oluyordu. Kendimi biraz toparladığımda sakat gibi yürüyordum; o haldeyken doktora gittim yapılan tetkikler sonucunda kuyruk sokumumun eğilmiş olduğu, siyatik, bel fıtığı başlangıcı, bel kayması; daha ne kaldı dedim doktora. Bana bir sürü ilaç, iğne verdi. Ağrı kesici, kas gevşetici bunun gibi bir çok ilaç bu ilaçları 29 şubat 2008 tarihine kadar kullandım. Neden 29 şubat 2008 derseniz çünkü o tarihte çağla abla ile bir şekilde tanıştım. Şikayetlerimi anlattım, zaten pek anlatmama gerekte yoktu. Bütün kemiklerimin yamulmuş olmasını çıplak gözle çok rahat görebiliyorduk. Dorn method tekniğini kullanarak kemiklerimi olması gereken konumuna getirdiler. Daha sonra yürüyüşüm, duruşum bile değişti. Kendimde çok rahat fark ettiğim değişiklikler; en önemlisi ağrılarım gitti. Bir ayağım içe doğru basarken şimdi düz basıyorum, bağdaş kurup oturamazken şimdi saatlerce oturabiliyorum, ağzımı açıp kapadığım zaman yanağımı ısırırken şu an ısırmıyorum, koşmakta bile zorluk çekerken şuan futbol bile oynayabiliyorum ve şimdi bir yerim ağrıdığı zaman, aynanın karşısına geçip yamulan yerlerimi görerek ve dorn method’u uygulayarak düzeltebiliyorum. Bunun için çok mutluyum, çağla ablacım çok teşekkür ederim.